.

Ardan Özmenoğlu: “Bodrumania sergimde ürettiğim eserler birbirleriyle hem metodik hem de eğlenceli bir görsel ritimle ilişkilidir.”

Abdullah Ezik

abdullah.ezik@sanatkritik.com

Yeni kişisel sergisi “Bodrumania” ile Anna Laudel Bodrum’da sanatseverlerle buluşan Ardan Özmenoğlu, bir imge olarak Bodrum’un kendisinde uyandırdığı işleri bir araya getiriyor. Mekân ile özdeşleşen, Bodrum’un ruhunu içerisinde barındıran söz konusu bu işler, aynı zamanda izleyiciye Özmenoğlu’nun yakın dönem çalışmalarından da kıymetli örnekler sunuyor.

Abdullah Ezik, Ardan Özmenoğlu ile Bodrum’un kendisi için nasıl bir imgesi/anlamı olduğu, işlerine nasıl yansıdığı ve “Bodrumania” sergisi üzerine konuştu.

Ardan Özmenoğlu, Bodrumania
(Fotoğraf- Photo by Kayhan Kaygusuz, Anna Laudel Bodrum 2022)

Anna Laudel Bodrum’da açılan “Bodrumania” başlıklı yeni kişisel serginizde Bodrum’un renklerinden, doğasından, kültüründen ilham alarak ürettiğiniz işlere yer veriyorsunuz. Öncelikle “Bodrum” sizin için nasıl bir anlam ifade ediyor? Bodrum’un sizdeki yeri nedir?

Bu soruya Cevat Şakir’den alıntı yaparak cevap vermek istiyorum;

Yokuş başına geldiğinde

Bodrum’u göreceksin,

Sanma ki sen

Geldiğin gibi gideceksin

Senden öncekiler de

Böyleydiler

Akıllarını hep Bodrum’da

Bırakıp gittiler…

Ardan Özmenoğlu, Bodrumania
(Fotoğraf- Photo by Kayhan Kaygusuz, Anna Laudel Bodrum 2022)

Bodrum, geçmişten günümüze Herodotus’tan itibaren birçok sanatçı, yazar ve şair ile anılmış, yakın dönemde Halikarnas Balıkçısı, Zeki Müren ve İlhan Berk gibi isimlerle özdeşleşmiş önemli bir bölge olarak değerlendirilebilir. “Bodrumania” ile birlikte siz de Bodrum’un sizdeki yerine işaret ederken bu bölge ilgili üretim yapan yazar/şair/sanatçılardan biri oldunuz. Peki Bodrum’un tüm bu arkaik planı ve Bodrumlu şair/yazar/sanatçılar, sizde ne tür düşüncelere yol açtılar? Bodrum’un sizi ve bunca önemli ismi büyüleyen yanı/özelliği nedir?

Beyaz evleri, pembe ve mor begonvilleri, denizi, doğası harika. “Bodrumania” sergimde ürettiğim eserler birbirleriyle hem metodik hem de eğlenceli bir görsel ritimle ilişkilidir. Eserlere baktığınızda sanatçının niyetini bilmek gerekmez, eser her şeyi anlatır. İnsanlara sanatımla dokunmak ve “derinden hissediyor” demelerini istiyorum.

Ardan Özmenoğlu, Bodrumania
(Fotoğraf_Photo by Kayhan Kaygusuz, Anna Laudel Bodrum 2022)

Üretimleriniz arasında özgün baskı tekniklerini farklı materyal yüzeylerinde kullanarak oluşturduğunuz mekâna özgü enstelasyon, resim ve heykellerin önemli bir yerde durduğunu söylemek mümkün. “Bodrumania” sergisini de aslında tam olarak buradan hareketle düşünebiliriz. Belirli bir mekân üzerinden düşünmek malzeme seçiminize, imge dünyanıza, üretim pratiklerinize nasıl yansıyor, bir sanatçı olarak size ne tür bir etkide bulunuyor?

Fikrin kendisi aklıma materyali ile beraber geliyor. Kendimi asla bir medyumla kısıtlamadım. Duygumu, fikrimi ve vizyonumu hangi materyal en iyi şekilde anlatıyorsa, o materyali seçiyorum. Fikirlerinizde olduğunuz kadar yaratma sürecinde de özgür olmanız gerek. Eser üretiminde çok zorluklar var, fikrin kendisini gerçeğe dönüştürmek için planlamalar, malzeme bütçesi, nakliyesi, harcadığınız günler geceler var. Çaba göstermezseniz hiçbiri gerçekleşmiyor.

“Bodrumania” sergisi kapsamında Bodrum’un kendisine has üç sembolü olan denizin mavisi, begonvilin pembesi ve evlerin beyazı üzerine yoğunlaşıyorsunuz. Sizi Bodrum’u özellikle bu üç sembol üzerinden tahayyül etmeye iten ana faktörler neler oldu?

Renkleri çok seven ve bilen bir sanatçıyım. Bu sembollerin sebebi de renk. Bodrum’da yaşarken her gün gördüğünüz mavi, beyaz, pembe ve mor bu sergide bir araya geldi.

Ardan Özmenoğlu, Bodrumania
(Fotoğraf_Photo by Kayhan Kaygusuz, Anna Laudel Bodrum 2022)

Bir önceki sorunun devamı olarak mavi, pembe ve beyazın Bodrum ile özdeşleşen renkler olduğundan söz edebiliriz. Renkler özellikle sizin gibi post-it, neon ve cam heykeller üzerine çalışan bir sanatçı için de oldukça önemli bir konu olsa gerek. Söz konusu bu üç renk üzerinden düşünmek, bir şeyler hayal etmek, onlar üzerinden çalışmak sizi nasıl etkiledi?

Her sergimden önce, tema üzerinde uzun araştırmalar yaparım. Aklıma gelen fikri okuyarak araştırarak besliyorum. Benim için öncelik hep renklerdir.

“Bodrumania” sergisindeki işlerinizin adı da yine son derece çarpıcı ve etkileyici: Dolunay Alfabesi. Salt bu isim dahi başlı başına birçok şeyi imgelemeye yetecek denli şiirsel ve çarpıcı bana kalırsa. Peki Dolunay Alfabesi size neler söyledi? Bu ismin anlamı nedir ve Bodrum ile nasıl bir özdeşlik kurdunuz?

Dolunay Alfabesi adlı eserlerimde, dolunayın deniz üzerinde yansımasında oluşan ışık oyunlarının bir dili olduğunu düşündüm. Eserlere yakından baktığınızda harflere benzeyen yansımalar olduğunu fark ettim ve bunun sembolik bir şekilde doğanın bize bir şeyler anlatmaya çalıştığını hissettim. Eserlere baktığınızda hissettiğiniz duygu yansımaların çokluğu, çeşitliliği ve her saniyede olan yansımanın bir sonrakine benzememesi. Sırf bu durum bile her biri eseri tek ve biricik kılıyor.