Ayşegül Şahin
İlk romanı Devridaim’le 2022 Turgut Özakman İlk Roman Ödülü ve 2024 Orhan Kemal Roman Armağanı’na layık görülen Ezgi Tanergeç, ikinci kitabı Geç Kalanlar Kümesi’ni okurla buluşturdu. İthaki Yayınları’ndan çıkan bu yeni roman, yıllar sonra bir araya gelen dört lise arkadaşının gizemli şekilde başlayan ve hiç ummadıkları şekilde sona eren sıra dışı macerasını konu alıyor.
Lise yılları, hem fiziksel hem de zihinsel açıdan geliştiğimiz, dış dünyayı daha geniş açıyla algılamaya başladığımız bir dönem. Gelişim sürecinin en önemli evrelerinden biri. Belki de bu yüzden yetişkinliğimizde de sık sık rüyalarımıza sirayet eder lise forması giydiğimiz zamanlar. Henüz hayata atılmamışken, daha yolun çok başındayken kurulan lise arkadaşlıklarının yeri de hep başkadır.
Ezgi Tanergeç’in yeni kitabı Geç Kalanlar Kümesi’nin kahramanları Yasemin, Eylül, Simge ve Anıl da yolları işte o dönemde, aynı ‘küme’ de kesişmiş dört arkadaş. Karakterleri birbirinden farklı bu dört genç, eğitim gördükleri lisenin 9-E şubesinde belki de birbirine teğet geçip bambaşka hayatlara atılacakken, fizik öğretmenleri Recep Hoca’nın ‘parlak’ fikriyle bir araya gelmek durumunda kalıyor.
Öğretmen, sınıftaki öğrencilerden kümelere ayrılıp farklı konularda ödev hazırlamalarını istiyor. Kaderin cilvesine bakın ki o gün derse geç kalan bu dört arkadaş da hocalarının verdiği kararla aynı kümeye düşüyor. Ve başta birbirlerinden pek de hazzetmemelerine rağmen zamanla aralarında kopmaz bir bağ kuruluyor.
Kitabın ilk sayfalarında okuru, lise çağlarını artık çoktan geride bırakmış, yetişkin bir kadın olan Yasemin karşılıyor. Aynı zamanda romanın anlatıcısı olan Yasemin, ‘geç kalanlar kümesi’nden arkadaşları Eylül, Simge ve Anıl’ı evinde ağırlamaya hazırlanırken, yazarın şimdiki zaman ve geçmiş arasındaki paralel kurgusuyla bu dörtlünün lisede yaşadıklarını da yavaş yavaş öğrenmeye başlıyoruz.
15 yıl sonra gerçekleşen buluşmada birbirlerini yeniden tanımaya çalışırken ufak çaplı çatışmalar ve hesaplaşmalar yaşayan arkadaşlar, geçmişteki gizli ortaklıklarının yol açtığı pişmanlıklarla tekrar yüzleşiyor ve neticede Erkin Koray’ın “Akrebin Gözleri” şarkısının izinde kendilerini yeni bir antlaşmanın içinde buluyor.
Zamanın tozlu raflarından inen gerçeklere yeni nesil tehditler ekleniyor bu kez; yapay zekâ, siber suçlar, hacker’lar, gizemli mesajlar, sahte profiller… Sıradan hayatlara sahip bu sıradan insanlar, yıllar sonra yeniden sıra dışı bir hikâyenin kahramanları hâline geliyor. Ama bu sefer onları hiç ummadıkları bir son bekliyor…
Sinemaya Göz Kırpıyor
Arkadaşlık ilişkilerinin yanında aile çatışmaları, kadınlık sorunları, başka hayatların çekiciliği, hayaller, hayal kırıklıkları, vicdan muhasebesi gibi konuların da kendine yer bulduğu Geç Kalanlar Kümesi, Ezgi Tanergeç’in ikinci kitabı. Tanergeç, Erkin Koray’ın anısına ithaf ettiği bu romandan önce ilk eseri Devridaim’i edebiyat dünyasıyla buluşturmuş, başarılı kalemiyle ödüllere ve övgülere mazhar olmuştu. 2022’de Turgut Özakman İlk Roman Ödülü’nü kazanan Devridaim, bu yıl da Orhan Kemal Roman Armağanı’na layık görüldü. “Ödüller, yazdıklarımın okuyucu nezdinde bir karşılığı olduğunu, doğru yolda olduğumu söylüyor” diyor Ezgi Tanergeç.
Tangergeç’in yazarlık yolculuğunda, açılmayı bekleyen başka bir kapı daha var; sinema. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü mezunu olan Ezgi Tanergeç’in hayata geçmeyi bekleyen bir film senaryosu bulunuyor. Adı “Deli Sabri”. Urla’nın kurtuluş mücadelesine odaklanan bu proje şimdilik doğru zamanı için yazarı tarafından kenarda tutuluyor.
Üçüncü kitap projesi için de hazırlıklara başlayan Ezgi Tanergeç, edebiyat dünyasında adından daha sıkça söz ettireceğe benziyor. Hikâyelerini kurgularken üniversitede aldığı eğitimin avantajlarını kullanan ve romanlarında sinema öğelerinden yararlanan Tanergeç’in ismini bir gün sinema sektöründe de duymak, okurları için sürpriz olmayacak…
