Burcu Alkan
Atlasa bakıp dünyanın hikâyelerini merak etmek ve hikâyelerin izinde dünyanın haritasını çizmek üzerine…
Kurulan dünyaların, düşülen yolların, olmayan yerlerin, evlerin izinde… Yersizlerin, yurtsuzların, kaçakların, kaçkınların peşinde…
Dünya Edebiyat Atlası, edebiyatın kendisi bir dünyadır.
Nerdeyse otuz yıldır yayında olan Açık Radyo’nun kaliteli ve zengin içerikleriyle Türkiye’deki radyoculuk anlayışına bambaşka bir nefes kattığı tartışılmaz. Her ne kadar radyonun manifestosunda “size bir şey vermek istemiyoruz,” deniyor olsa da, Açık Radyo yıllardır farklı alanlardan deneyimli uzmanları bir araya getirdiği bilim, kültür ve sanat programlarıyla dinleyicilerine çeşit çeşit dünyalar sunmaya devam ediyor. Bir süredir de uzun soluklu programlarından bazılarını kitaplaştırarak basılı bir arşiv oluşturuyorlar. Bu kitaplardan en son çıkanı Engin Geçtan ve Timuçin Oral’ın birlikte hazırladıkları ve hayata, yolculuklara, farklı renkleriyle dünyaya dair birçok konuya dalıp çıktıkları Dünya Hali.
1 Kasım 2000 – 25 Nisan 2001 tarihleri arasında yayınlanan (ve internette ses kayıtları da bulunan) “Dünya Hali” Türkiye’de psikiyatrinin duayeni, 2018 yılında vefat eden Engin Geçtan’ın Bulgaristan’da katıldığı kongreden hikâyelerle başlıyor. Geçtan daha ilk programla Türkiye’nin tarihsel kimliğinin önemli meselelerinden birine dokunuyor. Fakat “Dünya Hali” bir tarih ya da siyaset programı değil ve kitaptan da görüleceği üzere Engin Geçtan ile Timuçin Oral’ın programdan beklentisi de “büyük sorunlara çözümler” peşinde koşmak değil. Ömer Madra, Timuçin Oral ve Sıla Tanilli ile yaptığı 24 Mart 2021 tarihli programda Açık Radyo’nun manifestosunun Engin Geçtan’a ne kadar uyduğundan bahsetti: “Hiçbir çözüm üretmeyeceğimize söz veriyoruz. Olsa olsa, dünyadaki ‘meraksızlık’ sendromuna, geçici bazı çareler getirmeye çalışabiliriz.” Timuçin Oral’ın da cevaben dediği gibi aslolan kesin hükümlerde bulunmadan tüm olasılıklara açık olmak ve hatta bu pasif duruşun da ötesine geçebilmek.
Geçtan kurgu ve kurgu dışı hemen her kitabında hayatının pusulasını meraktana yana çevirdiğini ve ancak kendi akışına bırakılmış bir yaşamın kişinin varoluşunu anlamasını mümkün kılacağını anlatır. Ona göre hayatın anlamı aranarak bulunacak bir şey değildir. Tren romanında yazdığı gibi, “Hayat sizi beklemediğiniz anlarda buluverir, beklenti yüklediğinizde yanınıza uğramaz.” Bir bakıma Dünya Hali Geçtan’ın kendine özgü eklektik varoluşçu anlayışını müziklerle bezeyerek anlatışıdır. Hatta bu melodik arkaplan için kitaptaki QR kodlarını okutabilir, açılan bağlantıda Geçtan ve Oral’ın özenle seçtiği program müziklerini dinleyebilirsiniz.
Kitapta ayrıca Engin Geçtan ile Timuçin Oral arasındaki dostluğun izlerini sürmek mümkün. Oral önceki “Dünya Hali” programında Geçtan’ın misafiri olarak bulunmuş. Fakat program 2000lerde yenilendiğinde bu sefer program ortağı olarak Açık Radyo ekibine katılmış, ki daha sonra Şenol Ayla ile “sanat üzerine psikolojik sohbetler” başlığı altında buluştuğu “Sanat Uzun İlham Sonsuz”a imza atacak. Dünya Hali’ndeyse, o da Engin Geçtan gibi yaşamda kendiliğindenliğin sahicilikle ilişkisine dikkat çekiyor ve 8 Kasım 2000 tarihli programda hayat yolculuğunu dansa benzetirken şöyle diyor: “Dansın kendisi de zaten başlangıcı ve yol alışıyla tam bir yolculuk; tam da hayatın kendisi gibi. Bazen insanın içine yaptığı, bazen iki kişinin birlikte yaptıkları ve hesaplanmadan geldiği gibi yaşandığında da apayrı anlamları olan, çok şeyin paylaşıldığı ve yaşandığı bir yolculuk.”
Engin Geçtan’ın vefatıyla yeniden yayınlanan “Dünya Hali” programının arşivlik kitabı bambaşka zamanlardan haber veriyor. Sadece geçmişten bir ses değil; geleceğe dair olasılıklara kapıyı aralamanın da yollarını gösteriyor. Kaldı ki, 2000’in ilk yıllarından günümüze ulaşan geçmişin şimdiyle bağları ve sözde değişirken aslında değişmezliği de yadsınamaz. Amacı büyük sorunlara çözümler sunmak olmayan, olsa olsa sorulacak sorulara dair ipuçları veren, iki eski dostun paylaştığı içten bir duruşun ürünü Dünya Hali.
Bugün eskiye oranla bazı şeylerin daha ulaşılabilir olduğu ve fakat gittikçe artan bir şekilde her şeyin aynılaştığı bir gerçeklikte iki olasılık azalarak tükenmektedir: özgün, otantik bir kendi’lik hali ve baskın aynılığın ötesine geçebilen sahici bir merak duygusu. Dünya Hali kitabı bir Engin Geçtan – Timuçin Oral ortak yapımı olarak okuyana (ve dinleyene) kendi içindeki müziğin ritmine dans etmeyi salık veriyor.