.

Sofia Vokalensemble: “Müziğimizin insanları bir araya getirebildiğini ve bir topluluk duygusu yaratabildiğini bilmek harika bir duygu.”

Abdullah Ezik

abdullah.ezik@sanatkritik.com

Uluslararası Koro Müziği Federasyonunun (IFCM) en büyük etkinliği olan Dünya Koro Müziği Sempozyumu (WSCM), Kültür ve Turizm Bakanlığının ev sahipliğinde bu yıl İstanbul’da gerçekleştiriliyor. ABD’den İspanya’ya, Çin Taipeisi’nden Kanada’ya dünyanın önde gelen koroları ve alanında uzman konuşmacılar 25-30 Nisan tarihleri arasında bir araya gelerek koro müziğinin farklı yönleri üzerinde duruyor. Konuk koroların ve koro şeflerinin performansları ile 28 farklı ülkeden uzman konuşmacıların yer aldığı etkinlik, küresel koronavirüs salgını sonrası dünya çapındaki ilk korolar buluşması olma özelliğini de taşıyor.

Sofia Vokalensemble’ın şefi Bengt Ollén ile Dünya Koro Müziği Sempozyumu, koro müziği, sempozyum ve İstanbul üzerine konuştuk.

Uluslararası Koro Müziği Federasyonu (IFCM) ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilecek Dünya Koro Müziği Sempozyumu (WSCM), bu yıl 25-30 Nisan tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek. Öncelikle birçok farklı uluslararası müzik topluluğunu bir araya getiren bu sempozyum sizin için nasıl bir anlam ifade ediyor?

Sofia Vokalensemble’ın koro şefi olarak bu yıl İstanbul’da düzenlenen Dünya Koro Müziği Sempozyumu’na katılmaktan büyük heyecan duyuyorum. Bu sempozyum, çeşitli uluslararası müzik topluluklarını fikir, bilgi ve deneyim alışverişinde bulunmak üzere bir araya getiren önemli bir etkinlik. Benim için bu sempozyumun anlamı çok büyük, çünkü diğer koroların deneyimlerinden bir şeyler öğrenme, müzik ufkumuzu genişletme ve yeteneklerimizi küresel bir dinleyici kitlesine sergileme fırsatı sunuyor. Bugün dünyanın geri kalanına bir araya gelebileceğimizi göstermek her zamankinden daha önemli.

Bu tür uluslararası organizasyonlar ve etkinlikler, birer sanatçı/sanat topluluğu olarak sizi nasıl motive ediyor? Bu motivasyon performansınıza, sanatınıza, üretim sürecinize nasıl yansıyor?

Dünya Koro Müziği Sempozyumu gibi uluslararası organizasyon ve etkinliklere katılmak biz sanatçılar için büyük bir motivasyon kaynağı. Sınırlarımızı zorlamak, yeni fikirler keşfetmek ve dünyanın dört bir yanından diğer müzisyenlerle işbirliği yapmak için bize ilham veriyor. Bu motivasyon performanslarımıza, sanatımıza ve üretim sürecimize yansıyor. İzleyicilerimize mümkün olan en iyi müzikal deneyimi sunmak ve bunu geliştirmek için her zaman çaba gösteriyoruz.

Sofia Vokalensemble in 2014

Bu sempozyum, aynı zamanda pandemi sonrası uluslararası düzeyde gerçekleştirilen ilk koro buluşmalarından biri olma niteliği taşıyor. Zorlu geçen bu sürecin ardından izleyicilerle buluşmak, birer müzisyen olarak sizleri nasıl etkiliyor?

Pandemi nedeniyle zorlu geçen bir sürecin ardından dinleyicilerle bir kez daha yüz yüze buluşmak müzisyenler olarak bizim için önemli bir an. Müziğimizin insanları bir araya getirebildiğini ve bir topluluk duygusu yaratabildiğini bilmek harika bir duygu. Sempozyumda sahne almayı ve izleyicilerimizle yeniden bağ kurmayı dört gözle bekliyoruz. Sofia Vokalensemble olarak Ankara ve İstanbul’daki konserlerimizde müziğimizi, geleneğimizi icra etmekten gurur duyuyoruz.

Bu yılki sempozyumun teması “değişen ufuklar”. Bu oldukça kapsamlı ve “gelenek”, “modern dönem”, “farklı bakış açıları” gibi birçok değişkeni/anlamı da içerisinde barındıran bir başlık. Sempozyumun ana fikri ve “değişen ufuklar” teması üzerine neler söylersiniz?

Bu yılki sempozyumun teması olan “değişen ufuklar” kapsamlı ve merak uyandıran bir konu. Bana göre bu, koro müziği sahnesinin sürekli geliştiğini ve bizim de bu değişimlere uyum sağlamamız gerektiğini ima ediyor. Bu, yeni bakış açılarını keşfetmek, modern teknikleri benimsemek ve müzikal geleneklerimizi kutlamak anlamına geliyor. Bu temanın koro müziğinin geleceğini temsil edebileceğine ve geçmişimizi onurlandırırken bizi yeni fikirleri kucaklamaya teşvik edeceğine inanıyorum. Biz Sofia Vokalensemble olarak koro müziği geleneğimizin yanı sıra İsveç ve İskandinavya’nın kuzeyinde yaşayan etnik grubumuz Sami’nin geleneğine de odaklanıyoruz. Konserlerimize çağdaş besteciler ve onların güzel ve etkileyici müzik sanatlarıyla da katkıda bulunuyoruz.

Sofia Vokalensemble

Bu uluslararası sempozyum İstanbul’da gerçekleşecek. Bir dünya şehri olarak İstanbul, tarihi, coğrafyası, çok kültürlü yapısı ile dikkat çekiyor. Son olarak İstanbul ve İstanbul’un size düşündürdükleri üzerine neler söylersiniz?

İstanbul, zengin tarihi, coğrafyası ve çok kültürlü yapısıyla eşsiz ve canlı bir şehir. Şehri keşfetmeyi ve müzik kültürünü deneyimlemeyi dört gözle bekliyorum. İstanbul’un Dünya Koro Müziği Sempozyumu için ilham verici ve unutulmaz bir yer olacağına inanıyorum.