.

Eray Düzgünsoy: “Yaşam biçimi olarak caz tınlayan birçok şey bizim konumuz.”

esin.hamamci@gmail.com

Esin Hamamcı, Eray Düzgünsoy ile LoftCaz caz kültürü gazetesi, Outro Music plak dükkânı, müzik inisiyatifi Müzik Hayvanı ve yeni müzik projeleri üzerine konuşuyor.

Dinlemek için:

LoftCaz caz kültürü gazetesi üzerine konuşacağız ancak önce müzikle ilgin nasıl başladı diye sormak istiyorum.

Müzik ile ilgim 8-9 yaşlarındayken gitar çalmam ile başladı. Uzunca zaman çalmak -çalışmak üzerine geçti. Birçok grup bir sürü farklı proje… Sonra Yıldız Teknik Üniversitesi’nde kompozisyon  ve müzikoloji eğitimi aldım.

“Outro Music Store” plak dükkânının sahibisin aynı zamanda. Buradaki macera nasıl başladı?

2000li yılların başından itibaren pek çok farklı mekânda müzik direktörlüğü yaptıktan sonra (yaklaşık yedi yıl önce) bir müzik dükkânı açmak istedik. Ben ve ortağım Üzeyir Yasa ile birlikte yola çıktık. Zaman içerisinde sadece bir plak dükkanı değil farklı müzikal materyaller ve kitaplarında bulunduğu yaşayan bir yere dönüştü.

Eray Düzgünsoy

Outro Music Store’un kataloğundan bahsedelim mi, burada neler bulabiliriz? Tür ağırlığı var mıdır örneğin…

Katalog özellikle caz, elektronik ve yeni müzik türlerinde iddialı diyebilirim. Tabii ki pek çok farklı müzik türünde de plak, cd, kaset vs mevcut. Ayrıca Sub Factory Yayınları da Outro’da satışta. Yeni sezonda müzik materyalleri ve nota satışını da Outro’ya katmayı planlıyoruz.

Dükkân vasıtasıyla da Türkiye’deki plak kültürünü ve plak koleksiyonerliğini de yakından izleme şansın oluyordur. Bunun üzerine ne söylemek istersin?

Artan bir ilgi olmasının yanı sıra fiyatların gün geçtikçe yükselmesi plak satışını ve üretimini tabii ki olumsuz etkiliyor. Bizler koleksiyonerlikten ziyade dinleme kültürünün gelişmesi üzerine hareket ediyoruz. Bu da üretimi ön planda tuttuğumuz ve bunu desteklemeye çalıştığımız stratejiler ile oluyor.

Outro Music Store’da sadece plak mı var yoksa burada çeşitli etkinlikler ya da müzikle ilgili farklı şeyler bulabilir miyiz?

Outro’nun bir alt başlığı var Listening Shelter adında. Burada bazı günler buluşmalar gerçekleşiyor. Dj setler, minik konserler ve söyleşilerin gerçekleştiği yurtdışında oldukça popülerleşen bu konseptin buradaki ilklerinden biriyiz.

Müzik Hayvanı’ndan bahsedelim mi biraz? Bu senin için nasıl bir oluşumdu?

MH yaklaşık on yıl önce bağımsız müzik platformunu desteklemek ve üretime katkı sağlamak amacıyla kurulmuş bir müzik inisiyatifiydi. Bir label değildi ama yaklaşık 55 albüm yayınladı. Özellikle bugün çok popüler olan keşif sahnesinin birçok ismine ön ayak olmuş yaptıkları çalışmaları o zamanın şartlarıyla ücretsiz albümler basarak paylaşan bir oluşumdu. Burada pek çok isimle birlikte çalıştık. Misyonunu tamamladı ve şimdi yeni bir faz üzerine düşünüyoruz.

Gelelim LoftCaz kültür gazetesine… Kâğıdın belki de en yüksek fiyatlı olduğu günlerde ücretsiz olarak çıkıyor ancak siz basılı olarak yayınlanması konusunda ısrarcı gözüküyorsunuz. Bunun için ne söylemek istersiniz? Fiziksel olarak yayınlanmasının nasıl bir etkisi var sizce?

LoftCaz, kardeş yapı Factory ile ortaya attığımız bir organizma. Dediğiniz gibi kâğıdın çok pahalı olduğu günümüzde ısrarla basılı formattan gitmek istiyoruz. Okuma kültürünün devam ediyor olduğunu görmenin yanı sıra bu durum bizim zaman içerisinde gözlemlediğimiz bir tercih. Birçok insan dijital metinlerin içerisinde kendini kaybolmuş ve nitelikten kopmuş hissedebiliyor. Bu durum bize hem basılı hem de gazete gibi biraz da bizim için daha anlamlı görünen gazete fikrine yönlendirdi. Yayına başladıktan sonra gelen tüm tepkiler harika. İnsanların gerçekten yazıları detaylarıyla okuyup üzerine konuştuğu bir dünyayı tekrar hatırlamak bile bizlere keyif veriyor.

(Kaynak: Açık Radyo)

Buradaki amacınız, çizginiz nedir? LoftCaz gazetesinin var olma amacından bahsedelim mi? Nasıl bir motivasyonla oluştu örneğin ya da nasıl bir boşluğu dolduruyor?

LoftCaz, dediğim gibi bir caz kültür gazetesi. Yani cazın sınırlı-sınırsız dünyasında kendini tür olarak burada hissetmesi bile yaklaşım. Yaşam biçimi olarak caz tınlayan birçok şey bizim konumuz. Bu aynı zamanda müzikal fikirlerin de yer aldığı bir gazete. Güncel haberler takip etmekten öte fikirlere ağırlık veren tarihsel bilgileri yine fikri bir perspektifte sunmaya gayret eden bir iş. Motivasyon ise sadece sevdiğimiz işi yapma gayreti ve paylaşma arzusu…

Gazete aynı zamanda belli başlı plak dükkânları ve mekânlarda bulunabiliyor. Nerelerde bulabiliriz, sadece İstanbul ile mi sınırlı?

LoftCaz İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir ve Bursa’da bulunuyor. Kendi Instagram hesabımızda zaman zaman değişiklik gösteren mekânları da paylaşıyoruz. Yakında abonelik gibi sistemleri de hayata geçireceğiz. Mailimize bizde de bulunsun diyen pek çok yere artık maalesef koyamıyoruz. Sınırlı sayıda üretim olması buna baş etken. Türkiye’nin pek çok yerinden gelen mailler dolayısıyla bir abonelik sitemi başlatacağız galiba 🙂

Loft Caz, caz türü üzerine nadir yayınlardan. Şu sıralarda da birinci yılını doldurmak üzere. Türkiye’de belli kesme hitap eden bir müziğin üzerine gazete çıkarmak sizin için nasıl bir deneyim? Neden caz?

Caz, müzik biçimi olarak belli bir kesme hitap etse de caz kültürü olarak tanımladığımız şey biraz daha geniş bir yaşam alanı. Burada edebiyat, resim vs pek çok disiplin de işin içine giriyor. Bu da bize yeni perspektifler sunuyor. LoftCaz birinci yılını aralık ayında güzel bir etkinlikle kutlayacak. Buraya katılım gösterecek insanlar pek çok farklı sebeple bu gazeteyi takip edenler. Ortak nokta elbette caz ama takip etmenin çok kişisel motivasyonları da var. Öncelikle heyecan hissettirdiğini görüyoruz Loft’un. Bu heyecan birinin caz konserinde yaşadığı özel deneyimle neredeyse aynı diyebiliriz. Her yeni sayı bizim için sahneye hazırladığımız bir iş gibi.

Her sayı farklı renkte çıkıyor; mor sayı, kırmızı sayı, yeşil sayı olarak anılıyor diyebiliriz. Rengarenk sayılar neye göre belirleniyor?

Renkler bizim hem konular hem de mevsimlerin getirdiği halet-i ruhiyeler üzerine şekilleniyor. Tasarımcımız ile uzun konuşmalar, içeriklerin tartışılması üzerine kuruluyor.

(Kaynak: Aposto)

Kadrosunda Şevket Akıncı, Mine Gürevin gibi önemli yazarlar var. Yazar kadrosu nasıl oluştu?

Kuruluşundan bugüne destekçimiz olan bu güzel insanlar aynı zamanda da dostlarımız. Bu kısmı hepsinden önemli. Çünkü gazetenin içeriği konusunda kendilerine daha sağlıklı bir şeyler söyleyip üzerine konuşabiliyoruz böylelikle. Zaman içerisinde gelişen dostluklar sonucunda burada yazmak konusunda kalemine güvendiğimiz isimlere öncelikle bizler tekliflerde bulunduk. Sağ olsunlar, kırmadılar. Yazar kadrosunun her sayıda yavaş yavaş büyümesinin yanı sıra yazı teklifi de fazlaca geliyor. Bunlar içerisinden yazı seçmek ise ayrı bir iş ve iletişim. Loft’da yazmak isteyen insanlara mail üzerinden geri dönüş yapıyoruz ve hepsini değerlendiriyoruz.

Müzik üzerine sıradaki projelerinizden bahsetmek ister misiniz?

LoftCaz’ın uzunca yıllar sürmesini çok istiyoruz. Ayrıca Loft’un etkinlikleri başlıyor. Farklı mekanlarda Loft buluşmaları tasarlıyoruz. Bunlar belli iş birlikleri ile gerçekleşiyor olacak. Ayrıca Outro ve Listening Shelter bizim merkezimiz. Burası her yönden bizleri besleyen ilişkileri kuvvetlendiren bir üs. Müzik Hayvanı ismi ile değil ama edindiği önemli yer ile hayatına bir yerden devam edecek. Onun için biraz daha vakit var diyelim. Aksiyonları kestirmek mümkün değil. Spontanelik daha iyi geliyor herkese…